Uhud Şehitleri Meydanı, Müslümanların ziyaret etmeye özen gösterdiği en meşhur yerlerinden biridir. Çünkü Peygamber [sas]'in hicretinin üçüncü yılında meydana gelen Uhud Gazve olaylarıyla ilgili tarihi bir hatırayı temsil etmektedir.
Meydanın yeri:
Uhud Şehitleri Meydanı, Mescid-i Nebevi'nin kuzeyinde, 5 kilometre uzaklıkta yer alıyor.
Meydanın simge yapıları:
• Seyidi Şuheda Mescidi: Recep 1438 yılında yapılmıştır.
• Okçular Tepesi: Uhud Dağı'nın güneyinde, zirvesinden Şehitler Meydanı ile etrafındaki simge yapıların görülebildiği küçük bir tepedir.
• Uhud Dağı: Medine’nin en büyük dağlarından biri olup, Uhud Gazvesi onun adıyla anılmıştır.
• Şehitler Kabristanı: O ebedî muharebede şehit olan 70 sahabe orada defnedilmiştir.
Uhud Savaşı:
Uhud Dağı, adını dağdan alan Kureyşli kâfirlerle Müslümanlar arasında meydana gelen savaş da dâhil olmak üzere birçok olaya tanık oldu. Müslümanları, arkadan gelebilecek bir saldırıdan korumak için Peygamber [sas]’in emriyle yerleştirilen okçuların izin verilmeden yerlerini terk etmeleri neticesinde, Kureyş ordusunun Müslümanları arkadan kuşatmasıyla savaşın terazisi değişip savaşın dengesi müşriklerin lehine dönünce, Peygamber [sas] buraya sığınmıştı.
Bu savaşta, başta Peygamberimiz [sas]’in amcası Hamza bin Abdulmuttalib olmak üzere yetmiş Müslüman şehit oldu. Ayrıca bu gazvede Müslümanların sancağını taşıyan Musab bin Umeyr, okçuların komutanı Abdullah bin Cübeyr bin Numan, meleklerin yıkadığı Hanzala bin Ebu Amer ve diğer sahabiler şehit düştüler -Allah hepsinden razı olsun-.
Bunun üzerine Peygamber [sas] savaş meydanında elbiseleri ve kanları içinde gömülmelerini emretti. En çok Kur’an-ı Kerim’i ezberleyenlerden başlayarak bir kabire ikişer ve üçer kişi gömüldü.
Kardeşlerimizin kabirleri:
Resûlullah [sas], belli aralıklarla Uhud şehidlerini ziyaret edip onlara selâm vermeyi ve onlar için dua etmeyi ihmal etmezdi. Bu esnada kendisine bazı sahabiler de eşlik ederdi ve onlara şöyle derdi: «Bunlar kardeşlerimizin mezarlarıdır.»
Resûl-i Ekrem -sallallahu aleyhi ve sellem- vefat ettiği son hastalığında bile onları ziyaret etmeye ihmal etmedi.
Krallığın Uhud Şehitleri Meydanı'na verdiği önem:
Uhud Şehitleri Meydanı ve çevresi pek çok iyileştirme ve geliştirme çalışmasına sahne oldu. Bunların sonuncusu “Seyyidü’ş-Şuheda Meydanı ve çevresinin imar” projesi oldu. Bu projede Şuheda semtindeki birçok konut ve evin kentsel stili, birleşik bir mimari form alacak şekilde yeniden yapılandırıldı ve tasarımında yerin doğasından ve antik tarihinden ilham alındı.
Proje aynı zamanda 15.000 kişinin ibadet edebileceği Seyyidü’ş-Şuheda Mescidi’nin inşaatını da içeriyordu. Bu mescit, Mescid-i Nebevî'nden sonra Medine-i Münevvere'nin en büyük camilerinden biri olarak kabul ediliyor. Cami 54.000 metrekareden fazla bir alan üzerine inşa edildi. Çeşitli temel hizmetler ve tesisler ile bir otobüs durağı, küçük arabalar için bir otopark ve bir yaya yolu içerir. Ayrıca, ziyaretçilere düzenli bir şekilde eşya, hediyelik ve yiyecek arz eden satıcılar için bir alan tahsis edilmiştir.